Gülümseyen Portakal Yokuşu


Samimiyet adlı ülkenin gülümseyen portakal yokuşunda
Karşılaşmıştık.
Ben dört buçuk yaşında
Bir yirmi altı boyumda
On beş Filiz Akın
Tarık Akan aşkı gücündeydim,

Sen ise dört yaşında
Yirmi beş Türkan Şoray güzelliğindeydin..

Portakal kokulu turuncu yokuşun
Başında ,
Ben ana okuluma gidiyordum
Sırtımda otuz beş şeker
Ağırlığında bir çanta

Sen ise yukarıdan geliyordun
Boynunda kırmızı jelibonundan
Atkınla

Yirmi bir santim ayaklarım
Hızlanmıştı ben fark etmeden
Yer şekerlerine bakıyordum ki
Kafamı kaldırdım

Atmış beş atması gereken
Elma şekeri kalbim
Seni gördüğümde
Yüz elli
Mutlu çocuk gücünde atmıştı

Dağların ardındaki bu şeker ülkenin
Ana okulu yolunda
O güne kadar hiç olmayan bir şey olmuştu

Yirmi altı bölümlük bir mutluluk hikayesi
Dört buçuk saniyede oynanmış

Ve portakallar şahidimdir
Bütün güzel renkli meyveler
Bir araya toplanmıştı.

Elimdeki mavi çiçeklerden yapılmış suluğum
Mikrofonumdur hayaliyle
Şeker ülkesinin ahalisine seslenecektim.

Yapılmış bütün aşk şarkılarını
Kırmızı jöleden klasörüme koymuştum
Ve yeşil çamların önündeki
Simitlerden yapılmış banklarda yaşanmış
Bütün aşk hikayelerini
Bizzat bankın asıl sahipleri olan
Kediciklerden dinlemiştim.

En masum ses tonumu bin dokuzyuz seksen beş
Eylülünden ,
Baba dediğim günden ödünç almıştım.

Ahali ben kadar küçük bir çocuğun
Oyunu sanmış olacak ki bütün
Hazırlığı , toplanmakta zorluk çekiyordu.

Herkesi kendimce hazır gördügüm
İlk anda agzımdan şu kelimeler döküldü



Yorumlar

  1. Harikaydı.. Tebrik ederim :)

    YanıtlaSil
  2. gülümseyen portakal yokuşu!

    ah ben biliyorum ki orayı! okurken gittim, şöyle bir turladım, geri geldim. isminden ışıklı, kendinden başlıklı, sütten biraz daha ılıklı bir yürüyüşten sebeplendim. tehey, akşam akşam neler anımsadım, eğlendim.

    esasen, pek beğendim.

    :)

    YanıtlaSil
  3. çok teşekkür ederim =) çok sevindim , ben de pek severim portakal yokuşu'nu

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Yağmur da Bir İhtimaldi

Cebimde Hayallerim